10 Mart 2014 Pazartesi

İkiz Annesi Olarak Röportajım

ikizannelerinden belki de sosyal medyada tanıdığınız Duygu Karataş'ın defnevederin.com adlı sitesinde yayınlanan röportajım;

 

İkiz Anneleri Anlatıyor 20 - Ayşen Ilgın

İKİZ HİKAYELERİ 'nin bugün iki yakışıklı erkek Enes ve Bera 'nın  hikayesi var !
 " İkizlerim ,adeta daha önce kaybettiklerimin yerine gelen hediyelerim " diyen Ayşen tüm detaylarıyla  yaşadıklarını  paylaşıyor...

1)ikiz bebek beklediğini ilk öğrendiğinde neler hissettin?Ailenle ve sevdiklerinle bu haberi nasıl paylaştın?

Hem çok şaşırdım hem de beklediğim bir şeydi diyebilirim çünkü hem benim dedemin de ikiz eşi var hem de eşimin kardeşleri ikiz olduğundan. Elbette çok sevindik öğrenince zaten ikiz sahibi olma ihtimalimiz aramızda esprisi olan bir konuydu!

Daha önce iki kez tek bebeğe hamile kalıp her ikisini de kaybetmiştim ve şimdi Rabbim aldığı iki bebeği ikizlerimle sanki bana geri veriyordu. Doktor kontrolünde ailemle beraberdik. Hepimiz aynı anda öğrendik ve uzun bir müddet önceki iki kötü tecrübeden dolayı sır gibi sakladık. Sonra bir gün bu güzel haberi daha fazla saklayamadan Facebook sayfama ; önce tek başımaydım,sadece bir'dim! Sonra iki oldum, şimdi ise dört oluyoruz yazdım. Ve böylece tüm çevrem öğrenmiş oldu :)


2)İkiz gebeliği hem psikolojik hem de fiziksel açıdan oldukça zor, senin gebelik dönemin nasıl geçti?Herhangi bir sorun yaşadın mı?

Benim gebeliğim çok sıkıntılı geçti. İlk 4 ay aşırı kusma sebebiyle 5kg kaybettim. Buna bağlı olarak halsizlik,düşük tehlikesi ve düşük tansiyon sebebiyle her gün yaklaşık 4 saat serum verdiler. Sonrasında kocaman göbeğimle halimden memnun gezindim dışarda! Hiç kilo almadığım ve kısa boylu olduğum için karnım o çok kadar dikkat çekiyordu ki, yolda gören kafasını çevirip bakıyor ve daha 5 aylıkken doğurmak üzere olduğumu sanıyorlardı : )

Yaz dönemi biterken ben 6.ayın başlarındaydım artık karnımı taşıyamıyordum ve belimdeki fıtık tavan yapmıştı. Nefes alamıyordum. Psikolojik olarak düşük yapmaktan çok korkuyordum ve aşırı duygusaldım tüm bu yaşadıklarıma rağmen hiç nasıl bakacağım diye düşünmedim aklımda sadece öpüp böyle koklayacağım günlerin hayali vardı.


3)Kaçıncı haftada, ne şekilde dünyaya geldiler? Planlı mı yoksa sürpriz bir doğum mu oldu? Bebeklerin doğum kilolarını paylaşmak ister misin?

Enes ve Berâ sabırsız ikizlerdendi!Hamileliğimde 20. ve 30.Haftalarda erken doğum tehlikesi yaşamış olsam da doktorların tedbirleri sayesinde ertelendi. İlkinde 4 gün ikincisinde ise 2 gün hastanede yattım. Sonrasında 35+5 haftada yani planladığımızdan 2 gün önce sağlıklı bir şekilde dünyaya geldiler. Berâ 2350gr Enes ise 2500gr doğdular ve Allah'a şükür her ikisi de kuvöze girmediler. Melekler korudu bizi diye düşünüyorum.


4)Doğum sonrası "lohusalık dönemi" nasıl geçti? Gebelikte aldığın kiloları verebildin mi?

Ben tam bir lohusa bunalımı geçirdim. Hayatımın her döneminde etrafımda onca insan varken doğumdan sonra sadece iki hafta kayınvalidem yanımdaydı.Hem Bursa'da yaşadığı için hem de evde onu bekleyen ikiz oğulları ve bir kızı daha olduğu için gitmesi gerekti. Ben de iki hafta annemde kaldım ancak sonrasında annem çalıştığı için ve aramızda 45km mesafe olduğu için sadece iş çıkışlarında gelip gitmeye çalıştı.Onun dışında bana muhtaç iki bebekle başbaşa kaldım. Her şey birbirine girdi. Uykusuzluk, yorgunluk, sütüm olsun çabaları arasında hayatımın en güzel olması gereken dönemi kabusa dönüştü. Şükür ki güçlü bir insanım. Onun da üstesinden geldim. Ama o dönemi bir prenses edasıyla yaşamayı isterdim :)

Gebelikte sadece 12 kg almıştım. O da neredeyse çocukların ve eşlerinin ağırlığıydı. Hastaneden döndüğümde  sadece birkaç kilo fazlam  kalmıştı.O da zaten  ödemdi, kısa sürede gitti!




5)Bebeklerin beslenme protokolü nasıldı?Anne sütü ,devam sütü takviyesi ???

Sezaryen doğum sonrası sütümün gelmesi için iki gün uğraştık. Çıkan damla damla sütleri henüz emmeyi bilmeyen miniklerime çay kaşığı ile verdik. Süt olmadığında da mama takviye edildi. İlk hafta bu şekilde geçti ama sonrasında sütüm arttı. Ben emzirmeyi onlar da emmeyi öğrendi.İkinci aydan sonra beşinci ayın sonuna kadar anne sütü yanında devam sütü takviyesi ile  devam ettik. 6.aydan itibaren artık sütüm olmadı. Mama ve ek gıda vererek devam ettik.


6)Bebeklerin ne kadar süre senin odanda yattılar? Kendi odalarına ne zaman geçtiler ?
İkisi aynı odada mı ayrı odada mı yatıyorlar?

Aslında hiç benim odamda yatmadılar. İlk 40 gün bütün aile salonda yattık :) Sonrasında onlar odalarında, kendi  yataklarında uyudular biz de kendi odamızda! O günden beri halen öyle devam ediyor!


7)Sana göre "İkiz annesi" olmanın, en özel ve en zor yanları nelerdir? İkiz annesi olduğun için kendini farklı hissettiren hadiseler yaşadın mı?

İkiz annesi olmanın en özel yanı tabi ki aynı anda kucağında iki bebek taşımak, ikisine aynı anda sarılıp koklayabilmek :)
Bir de  haftalarca hatta  aylarca sonra hala ikiz sahibi  olduğuna inanamamak olsa gerek :)

Zor yanları aslında çok fazla  ama baş edemediğim ve bana göre en zorlandığım kısmı her ikisine  eşit davranabilme, yetebilme içgüdüsü sanırım.Bunun yanısıra zaman zaman  hangisine bakacağını ,hangisini seveceğini şaşırıyorsun hakikaten  zor iş :)

Enes ve Bera, ikisi birden kucağıma gelmek istediğinde  ya da ikisi de benimle uyumak istediğinde , hangisine bakacağımı şaşırdığım çok oldu işte o anlarda  kendimi hep özel hissettim! Şükürler olsun!


8)İkiz annesini en zorlayan mevzuda yani iki evladına da her anlamda eşit davranabilmek için kendince izlediğin bir yöntem var mı? Vicdan terazisi denen his sence gerçek mi?

Daha öncesinde söylediğim gibi bence ikiz annesi olmanın en zor yanı, eşit davranabilmek. Doktorum bana "Hangisinin sana daha çok ihtiyacı varsa onunla ilgileneceksin tabiki, sakın bunu kendine dert etme!" demişti. Ben de doktorumu dinledim ama diğerini asla  ihmal etmedim sadece erteledim. Hiç bir şey yapamadığımda uyurken aldım kucağıma, birbirimizi kokladık, sarılıp kaldık dakikalarca :)
Vicdan terazisi bence en gerçek tartı!


9)Ailende bebeklerin bakımına yardımcı olan kimse varmı? Yardımcı çalıştırma konusunda ne düşünüyorsun?

İlk 10 ay tek başıma baktım bebeklerime. Her şey çok düzenli ve programlıydı. 10.ayın sonunda belimdeki fıtık nüksedince annemin yan binasına taşındıma Ama bu  da yetmedi.
Annem akşamları iş çıkışında  ve haftasonlarında  hep bizim evdeydi hakikaten hakkını ödeyemem.
Zamanla çocuklar hareketlenmeye başlayınca benim de bel ağrılarım çok artınca  bir yardımcı aldık.
Yardımcı konusunda evde başka birine alışabilmek zor iş ama alışınca da onsuz yaşayamayacak gibi hissediyor insan;)


10)İkizlerden sonra, sen özel yaşamına nasıl devam ediyorsun?
İş hayatından tamamen çıktın mı? Çalışıyor musun? Sosyal yaşamın neresindesin?
Yoksa senin için halen duş almak ve kahve içmek büyük bir lüks mü?

Halen çalışmıyorum. Çocuklarıma kendim bakacağım diye bir düşüncem vardı başlangıçta  ama şimdi tamamen değişti. Bence anneyle çocukların iletişiminin iyi olması, annenin verimli olması ve çocuğuna güleryüzlü davranabilmesi için öncelikle kendini iyi hissetmesi  lazım.
Kendini dışarı atması, biraz başka işlerle meşgul olması sosyal ve bakımlı olması lazım. Bunun da en kolay yolu çalışmak. Enes ve Berâ henüz 1 yaşındalar ancak  2-3 yaşına geldiklerinde çalışmayı düşünüyorum. Şimdilik evden çalışıyorum ,doğum öncesinde editörlüğünü yaptığım migmedya.com sitesinde köşe yazıları yazıyorum.

Son iki aydır haftanın bir günü en azından 1-2 saat gündüz çocukları bırakıp dışarı çıkıyorum. Ayda bir gün de yine benim gibi anne olan arkadaşlarımla çocuksuz gece dışarı çıkıyorum.Buarada seminer ve eğitimlere katılmaya çalışıyorum.

Daha önceleri duş almak ve kahve içmek gerçekten büyük lükstü ;)  Aslında bir bakıma da  iyi oldu. Monotonlaştığını düşündüğüm ,sıradan şeylerin kıymetini anladım. Hayata bakış açım değişti,daha programlı,daha hızlı ve hiçbir şeyi ertelemeden  ânı değerlendirerek yaşıyorum artık. Başka hiçbir spritüel etkinlik bu kadar kısa sürede bana bunları öğretemez ve uygulatamazdı!

Dolayısıyla artık mutlaka kahve içip kafa dinlemeye vakit ayırıyorum. Nasıl mı?
Uyudukları zamanı değerlendiriyorum. Çocukları sevmeye gelen ailemin evde olduğu zamanı kullanıyorum. Hiçbir şey yapamazsam geceleri çıkıyorum. Ayşen Ilgın olarak benim hayatım artık geceleri çocuklar uyuduktan sonra başlıyor ama onlar uyuyana kadar adım vasfım sadece ikiz annesi :)


11)İkizlerle yaşama tam olarak alıştın mı? Gürültülü bir sabaha uyanmaya, kalabalık bir masaya oturmaya ve birden fazla çantayla dışarı çıkmaya hatta araba yolculuğuna ,tatile ,her türlü seyahate adapte olabildin mi?

Ben psikolojik olarak bütün  bunlara kendimi hazırlamıştım. Hayatımın hiç bir gününü tekrar geri dönüp yaşayamayacağım bunun için bugünlerin tadını çıkarmaya çalışıyorum. Kendi halimizle eğleniyor, gülüp geçiyorum. Hayatımı zaten hep normal bir düzende yaşayacağım.
Birkaç yılını biraz karışık geçirmişim çok mu?
Onların  bir gülüşü,bir  bakışı ,bir duruşu için değer bence. Onların sesiyle başlayan günleri hiçbir şeye değişmem!



12)İkizler için bebek arabası marka ve modeli tercihin nedir? İkiz arabası mı iki ayrı puset mi?

Ben ikiz arabası kullanıyorum. Çoğu zaman yalnız dışarı çıkıyorum.Yanımda biri bile olsa ben bir mağazaya bakarken yanımdaki ikisini birden götürebiliyor.
Belimdeki fıtıkdan dolayı benim için bebek arabasının hafif olması, kolay kullanılabilirliği çok önemliydi. Onun için çok  araştırdım, denedim ve en son Sunny Baby markasına karar kıldım çok memnunum, kesinlikle tavsiye ederim.



13)İkiz sahibi olduğunu duyanların genellikle biraz şaşkın biraz da acıyan ifadeleri için ne düşünüyorsun?

Çoğu zaman kızıyor ve aslında hak da veriyorum. Farklı ve zor bur durum karşısında ne yapmalarını bekleyebilirim ki;)



14) "Tek çocuk hiç çocuk" cümlesi senin için ne ifade ediyor?

Kesinlikle doğru!
Bir kaç kez annem çocuklardan birini alıp evine gitti. Boşlukta hissettim kendimi ; )
Şimdi her çocuk bir değil seninkiler uslu demek ki diyenler olacak ama bizde durum farklı.
Enes, Bera'ya göre bakması daha kolay bir çocuk belki ama Berâ daha fazla hareketli, meraklı, yaramaz ve uyumayan bir çocuk. Enes ise oyalaması kolay olmasına rağmen yedirmesi problemli ve hep birebir ilgi, kucak bekleyen bir çocuk. Annem hangisini alırsa alsın diğerine bakmak çok kolay!  Kimse tek çocuklu olup da ikiz annelerinin yanında şikayet etmeye kalmasın yani :)


15) İkiz bekleyen annelere tavsiyelerin neler ?
Bence ikiz annesi olmak ayrıcalıklı bir durum ama ikiz babası olmak da öyle. Hatta ikiz ailesi olmak.
Sağolsun bana oldukça  yardımcı olmaya çalışan bir eşim ve her  daim yanımda olan bir ailem var.
Annemin, babamın, kardeşlerimin desteği olmasa çocuklarıma böyle iyi bakmayı başaramazdım. İkizlere bakmak bir ekip işi. Madden, manen, fiziken, ruhen destek gerektiren bir olay.
İkiz annelerinin karakterleri ne kadar güçlü olursa olsun moralleri hep yüksek olmalı!

İkiz annelerine tavsiyem; her ne kadar ikiz olsalar da çocuklarınızı kıyaslamayın! Onların  ayrı birer birey olduğunu unutmayın!
Sakın şikayet etmeyin, onlar birer lütuf ve siz de en az onlar kadar özelsiniz.
Bu yükü taşıyamayacak olsanız Allah size bu hediyeyi vermezdi!

Sevgiyle ve hep çocuklarınızla beraber mutlu yaşayın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder